Terbiye Yöntemleri:
Türk mutfağında etlerin geniş bir kullanım alanı vardır. Bu
nedenle, hangi yöntemle pişirilirse pişirilsin etin lezzetli olması büyük önem
taşır. Etin lezzetini arttırmak için yapılan işlemlerden biri de, marine
(terbiye) etmektir.
Marine etme, etin taze ot ve baharatlı bir sıvı (marinat)
içinde bekletilerek yumuşatılması ve tatlandırılmasıdır.
İşte size kolayca hazırlayabileceğiniz bir marinat: Bir
miktar soğanı (ör.1 kg. et için 3 orta boy soğan) çok küçük parçalar halinde
kestikten sonra bir tülbentin içine koyun ve suyunu bir kabın içine çıkartın.
Aynı kabın içine bir miktar zeytinyağıyla birlikte
kekik ve defne yaprağı koyun. Eti bu karışımın içine yatırın
ve 24 saat bekletin. Etinizin yumuşak ve lezzetli olacağını göreceksiniz.
Etler ızgara yaptıktan sonra bekleyecekse, saklama kabını
önceden ısıtıp, ağzını sıkıca kapatmak, yiyeceklerinizin daha geç soğumasını
sağlayacaktır.
Et Pişirirken:
Benmari usulü pişirme: yemeğin tencerenin altında yanan
ateşle temasının önlenmesi amacıyla, içinde su olan bir tencerenin içine
oturtularak yavaş yavaş pişirilmesi yöntemidir.
Bu yöntem tercih edildiğinde, alttaki tenceredeki suyun,
üstteki tenceredeki yemeğin en az yarısına kadar gelmesine dikkat edilmelidir.
Fırında tavuk pişirirken tavuğu, içinin pişmesi,dışının
yanmaması için, göğsü altta, sırtı üstte olacak şekilde tepsiye koyun ve
fırınınızı 160 °C‘de kullanın.
Fırında pişirdiğiniz tavuğu hemen yemeyecekseniz ve
kurumasını da istemiyorsanız, fırından çıktığında üzerine Sana ve limon suyu
sürün ayrıca da alüminyum folyoya sarın. Tavuğunuz yumuşacık kalacaktır.
Et, tavuğa göre daha uzun sürede pişer. Eti fırında
yapacağınız zaman, fırınınızı 180 °C‘ye ayarlarsanız, daha iyi sonuç alırsınız.
Eğer eti fırına vermeden önce yağlayacaksanız, yağlı tarafının gelmesine dikkat
edin.
Tariften yemek yaparken ölçülerin uygulanması büyük önem
taşır.
Şeker, un gibi malzemeyi kap içinde ölçeceğiniz zaman,
yerleştirmek için bastırmaktan kaçının aksine, hafifçe bir biçimde karıştırın.
Tariflerdeki ölçüler buna göre verilmiştir.
Birçok çorbaya, sosa ve pilava lezzet veren et sularının iyi
sonuç vermesi için, günlük tüketilmesi gerekir.
Et suyunun defalarca kaynatılması, lezzetini bozulmasına
neden olur. Rostoyu pişirdikten sonra 15 dakika bekletip servis yaparsanız, hem
lezzeti daha iyi olur, hemde daha rahat kesilir.
Izgara etlerini servis yaparken üzerlerine aromalı bir parça
margarin koyarsanız değişik bir lezzet elde edersiniz.
Sote etmek:
Sebze balık veya etlerin, yağda karıştırılarak veya iri
parçalar halindeyseler alt üst edilerek, rengi koyulaşıncaya kadar
pişirilmesidir.
Sote ederken, pişirilecek malzemenin eşit büyüklükte
olmasına dikkat edilmelidir. Küçük parçalar halinde doğranmış sebze, balık veya
etler sote edilirken, tava veya tencerenin kapağı kapatılmaz. Ama parçalar
büyük ise, gereçler renk aldıktan sonra, kapak örtülerek pişirmeye devam
edilmelidir.
Et kavururken:
Tencerenin etrafında biriken (yapışkan) maddeleri sıyırarak
tencerenin içine alın. Çünkü bu maddeler bol miktarda aroma içermektedir.
Kızartma Yaparken:
Gratine etmek: Temel anlamıyla bir yemeğin üstünü kızartmaktır. Bunun için
yemeğin üstüne, beşamel sos, rendelenmiş peynir veya yumurtayla karıştırılmış
ekmek içi sürülür ve fırına verilir.
Gratine tadını mümkün olduğunca fazla alabilmek için ise,
yemeğin konulduğu kabın fazla derin olmaması gerekir.
En çok tercih ettiğimiz pişirme yöntemlerinden biri de
kızartmadır. Eğer derin yağda kızartma yapıyorsanız iyi sonuç alabilmek için
yiyeceğin hacminin dört katı yağda kızartmalısınız.
Kızartma yağının ideal sıcaklığa geldiğini anlamak için
kızartılacak malzemeden küçük bir parçayı yağa atın. 20 Saniyede yüzeye
çıkıyorsa yağ istenilen ısıdadır. Kızartma süresince yağın ısısı sabit
kalmalıdır. Bunun için kızartma kabına bir seferde fazla yiyecek koymamaya
dikkat edin.
Unutmayın! İyi bir kızartma yağı, sadece ilk anda köpürür ve
fritözde yapışkan artık bırakmaz.
Bozulan yağda kızartılan yiyeceklerin dışı fazla kızarır,
içi çiğ kalır. Yiyecekler aşırı yağlı olur. Ömrünü tamamlamış yağ sürekli
köpürme ve duman yapar.
Kızartmada kullandığınız yağın mısır özü ve ayçiçeği
olmasına dikkat edin, zeytinyağı kızartma için uygun bir yağ değildir.
Kızartılacak olan yiyecekleri önceden baharatlamayın. Çünkü
baharat yiyeceğin yüzeyinde hoş görünmeyen noktacıklar meydana getirir.
Kızartma yağının ömrünü uzatmak elinizde: Yağın sağlıklı bir şekilde defalarca kullanabilmek için, her
kızartmadan sonra süzün ve ağzı kapalı, ışık geçirmeyen bir kabın içinde
saklayın.
Yağın bozulmaması için, yiyecekleri ıslak veya nemli olarak
fritöze atmayın.
Kızgın yağa bakırlı ve kalaylı gereçlerin sokulması, yağın
bozulmasına neden olur. Bu tür gereçlerin paslanmaz çelik olması gerekir.
Kızartılacak yiyeceklerin eşit büyüklükte kesilmesi, eşit
oranda kızarmalarını sağlayacaktır. Kızarmada ideal ısı, 175-195 °C‘dir.
Yağın ısısının düşük olması yiyeceğin yağ çekmesine, yüksek
olması ise, yanmasına neden olur. Yağın sıcaklık derecesini anlayabilmek için,
içine küçük bir ekmek parçası atın.
Eğer ekmek altın sarısı rengi bir dakikada alırsa yağ 175
°C, 40 saniyede alırsa 190 °C, 20 saniyede alırsa 195 °C‘dir. Yumuşak dokulu
yiyecekler kızartılırken, yüzeyinin zarar görmemesi için yiyecek bir bulamaca
(un, yumurta veya galeta unu) batırdıktan sonra kızartılır. Bu tür yiyecekler
kızartılırken yağın bozulmaması için, kaplama maddesinin fazlasının atılması
gerekir.
Dondurulmuş gıdalar kızartılırken, kızartılacak parçalar
küçük ise, çözdürülmeden kızgın yağa atılabilir. Ama büyükse Mutlaka çözdürülüp
sonra kızartılmalıdır.
Patatesleri kızartmadan önce süt dolu bir kabın içinde biraz
bekletin, kuruladıktan sonra tavaya atın. Böylece daha az yağ çekeceklerdir.
Kızartma yaptığınız besinlerin fazla yağ çekmesini
istemiyorsanız yiyeceklerinizi yumurtalı una (galeta unu da olabilir) batırıp
15 dakika kadar buzdolabında beklettikten sonra kızartırsanız, hem daha
lezzetli hem de daha az yağ çekmiş olacaktır.
Salata ve Garnitür İpuçları:
Salata yaparken öncelikle salata Gereçlerinin ıslak
olmamasına dikkat edilmelidir. Çünkü malzemenin ıslak olması, sosun malzemeye
nüfus etmesini engeller. İyi bir salata için ayrıca, Gereçlerin birbirini
bütünler nitelikte olması gerekir.
Örneğin kabakla dereotu, domatesle fesleğen, cevizle peynir
birlikte kullanıldığında iyi sonuç verirler. Garnitür olarak hazırlanan
sebzeler kaynayan pişirme suyuna atılıp 4-5 dakika pişirildikten sonra
margarinle hafifçe çevrilmeli.
Çılbır yaparken, su yumurtanın üzerini kapatacak miktarda
olmalı, pişirmeyi kolaylaştırmak için de suyunu biraz tuz ve sirke
eklenmelidir.
Sebze Pişirirken:
Karnabahar, lahana, soğan gibi keskin kokulu yiyecekler
pişirilirken tencere kapağı aralık tutulursa, kokunun yemeğe sinmesi önlenmiş
olur.
Sebze yemeği pişirilirken yemeğe ekleyeceğiniz su sıcak
olmalıdır. Yemeğiniz daha lezzetli olacaktır.
Yeşil renkli sebzelerin rengini korumak için tencerenin
kapağı aralık tutularak buharın çıkması sağlanmalı veya yemek tencerenin kapağı
sık sık açılarak pişirilmelidir.
Sebzeler haşlanarak kullanılacaksa, haşlama suyuna eklenecek
bir miktar sirke, sebzelerin renginin korunmasını sağlayacaktır.
Makarnanın haşlama suyuna bir, iki baş soğan, havuç
v.b.sebzeler koyarsanız daha lezzetli olacağını göreceksiniz. Et suyu yaparken
mutlaka soğuk su ile haşlayınız. Böylelikle aromalar eşit oranda yayılır.
Hamur İşleri:
Eğer evde ekmek yapıyorsanız, içine koyacağınız bir miktar
haşlanmış ve ezilmiş patates ekmeğinizin daha geç bayatlamasını sağlayacaktır.
Kekinizin kabarmasını istiyorsanız margarin ve şekerini iyi
çırpın. Güzel kek yapmanın bir koşulu da margarin ve yumurtanın oda
sıcaklığında olmasıdır.
Börek veya Kek Yaparken:
Margarin kullanırsanız hamurunuzun daha iyi kabardığını ve
lezzetli olacağını göreceksiniz.
Erimiş margarinin içine süt katıp yufkanın her katmanına
sürerseniz böreğinizin daha lezzetli olacağını göreceksiniz.
Bayatlamış ekmeklerinizi dilim dilim yapıp aralarına
sarımsaklı Sana sürüp folyoya sarın. Yüksek ısıda fırında pişirin. Lezzetine
doyamayacaksınız.
Ürünleri Saklarken:
Balığı derin dondurucuya kaldırmadan önce içine limon
sıkılırsa çözüldüğünde kokusu daha az olur.
Pişirme Gereçleri:
Düdüklü tencereye konacak malzeme ve su miktarı, tencereyi
hiçbir zaman tam olarak doldurmamalı, tencerenin en az 1/3 ‘ü boş kalmalıdır.
Pişirme Hatalarını Düzeltme:
Çorbanızın tuzu fazla kaçtıysa, bir patatesi kabuklarını
soyup ikiye kestikten sonra, çorba tenceresinin içine atın.
Çorbanız çok sulu olduysa, hazırlayacağınız bir meyaneyle
kıvamını ayarlayabilirsiniz. Bunun için iki kaşık eritilmiş margarine bir kaşık
unla karıştırıp ve bu karışımı pişmekte olan çorbanıza yavaş yavaş ekleyin.
Pilavı tutturmak ustalık ister. Eğer pilav suyunu çektiği halde pirinçler hala
sertse, ¼ ölçü sıcak su ilave edin ve pirinçler suyu çekinceye kadar pişirmeye
devam edin. Bayatlamış ekmeklerinizi dilim dilim yapıp aralarına sarımsaklı
Sana sürüp folyoya sarın. Yüksek ısıda fırında pişirin. Lezzetine
doyamayacaksınız.
Hamur İşine Soyunurken:
Hamur işi yaparken hamuru mutlak surette en az 30 dakika
dinlendiriniz. zerini nemli bir bez ile kapatıp buzdolabına koyunuz. Böylece
hamur daha iyi açılacak ve daha iyi performans verecektir.
Un ve nişasta türü malzemeyi nereden kullanırsanız kullanın
mutlaka elekten geçiriniz ki topak topak kalmasın.
Kek – Pasta Yaparken:
Kek yaparken karıştırmak için kullandığınız kaşığa hamur
yapışmasını istemiyorsanız, kaşığı kullanmadan önce süte batırın. Hamurun
yapışmadığını göreceksiniz.
Pişen keki kalıbından çıkartmakta zorluk çekiyorsanız, keki
dökmeden önce kalıbın içine yağlı kâğıt döşeyin. Fırından çıkardığınız zaman,
kağıdın uçlarından tutup keki kalıptan çıkarabilirsiniz.
Genellikle pasta ve börek yaparken yumurtanın sarısını ayrı
kullanmanız gerekir. Yumurtayı altında kap olan ve dar ağızlı bir huninin içine
kırarsanız, akı hemen akar, sarısı huninin içinde kalır.
Pastalara kattığınız fındık, ceviz, v.s.’nin dibe çökmemesi
için una buladıktan sonra karışımın içine katın. Böylece piştiğinde pastanın
içine eşit bir şekilde dağılmış olurlar.
Pastaların üstüne koyduğunuz muz, elma, armut gibi
meyvelerin kararmaması için, meyveleri limonlu suya batırıp kullanın.
Pandispanya veya kek kalıplarına boşaltmadan önce kalıpların
içine yağlı kağıt koyarsanız kekleriniz yapışmaz.
Mutfak Aletlerinde Kir – Leke – Neme Karşı:
Çelik tencerenizdeki lekeleri çıkartmakta zorluk
çekiyorsanız; temizlerken tencerenin içine bir tatlı kaşığı karbonat ve bir
fincan sirke koyup kaynatın. Hem üzerine işleyen kara lekeler çıkacak, hem de
pırıl pırıl olacaktır.
Çatal – bıçaklarınız kararıyorsa, bulaşık makinenizin
deterjan gözüne ayda bir kere çamaşır suyu koyun.
Şeker kavanozunun altına kurutma kâğıdı koyarsanız, şekerin
nemlenmesini önlemiş olursunuz.
Yağ şişelerini yıkarken, şişenin içine birkaç parça kaya
tuzu koyun (baharatçılarda bulabilirsiniz) ve suyla çalkalayın. Bu işlemi
yaptıktan sonra yıkadığınızda pırıl pırıl olduğunu göreceksiniz.
Yazın kuruttuğunuz sebzeleri, içine gazete kağıdı koyduğunuz
teneke kutularda saklayın. Bu şekilde rutubet almalarını önlemiş olursunuz.
Yemek yaparken tencerenin dibi tutuyorsa, bir miktar
karbonatı suyla karıştırıp hamur haline getirin ve bu hamurla tencerenin dibini
örtün, birkaç dakika bekletin. Kolayca temizlenecektir.
Şişelerin dibini temizlemek için, içine gazete parçaları
atıp su doldurun. Birkaç saat bekledikten sonra, deterjanlı sıcak suyla
yıkayın.
Tazeliği Koruma Yolları:
Bir iki gün öncesinden kalan ekmek, börek ve benzeri hamur
işlerini atmayın. Alüminyum folyoya sararak ısıtın. Yeni pişmiş gibi taptaze
olacaktır. (Eğer ısıtmak için fırın kullanacaksanız, folyo yerine fırın
torbasına da koyabilirsiniz.) Fakat üzerine az miktarda su serpin.
Donmuş veya kristalleşmiş balı eski haline getirmek için
kavanozu içi sıcak su dolu bir kapta bekletiniz.
Hazırladığınız sosun servise kadar soğumadan kalmasını
istiyorsanız, sos kabını sıcak su dolu bir kabın içinde bekletin.
Bu şekilde ısısını ve lezzetini koruyacaktır. Üzerinin kabuk
bağlamasını önlemek için üzerine bir parça margarin bırakın ve yağlı kâğıt ile
örtün.
Kahvenizi ağzı iyi kapanan bir kutuya koyduktan sonra
buzlukta bekletin. Uzun süre bayatlamadan kalacaktır.
Kesik limonların beklerken kurumaması için, limonu kesik
yüzeyi alta gelecek şekilde bir tabağa koyun ve üstüne bir bardak kapatın.
Limonun kesik yüzeyine dökeceğiniz bir miktar tuz da
kurumasını geciktirecektir.
Peynirlerinizin tazeliğini koruması için, hava almayacak
şekilde şeffaf folyoya sarın.
Şeker kavanozunun altına kurutma kâğıdı koyarsanız, şekerin
nemlenmesini önlemiş olursunuz.
Yazın kuruttuğunuz sebzeleri, içine gazete kâğıdı koyduğunuz
teneke kutularda saklayın. Bu şekilde rutubet almalarını önlemiş olursunuz…
Tuzu naylon poşetinden çıkartıp, koyu renkli cam kavanozda
serin bir ortamda saklayın.
Tuz alırken iyotlu olmasına dikkat edin. İyot, ısı ve
ışıktan hemen etkilendiği için, tuzu yemek piştikten sonra ilave edin.
Teneke içinde olan konserveleri açtıktan sonra mutlaka başka
kap içine alınız. Çünkü bir kere açılan tenekenin özellikle ağız kısmı bakteri
üremesi için elverişli bir ortamdır.
Yumurtanın Sırları:
Genellikle pasta ve börek yaparken yumurtanın sarısını ayrı
kullanmanız gerekir.
Yumurtayı altında kap olan ve dar ağızlı bir huninin içine
kırarsanız, akı hemen akar, sarısı huninin içinde kalır.
Yumurta akını çırptığınız zaman çırpılan kap yağdan arınmış
olmalı ve az miktarda tuz eklenmeli ki yumurta beyazı iyi kabarsın.
Yumurta haşlarken suyun ve yumurtanın üstüne serptiğiniz bir
tutam tuz, yumurtaların çatlamamasını sağlayacaktır.
Bilgilerinize Bilgi Katmak Dileklerimle.. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder